Hepimiz Uyuduk…

Hepimiz Uyuduk…

Hepimiz uyuduk, İznik'in hali böyle oldu. Böyle oldu çünkü kanalizasyon çalışmaları başlamadan önce kimse böyle tahmin edemedi, ileriyi göremedik uyuduk.

Göremedik çünkü seçim öncesinde “ Dur şimdi yapmayın seçim sonrası başlasın “ diyemedik. Uyuduk, kimisinin evinin balkonu gitti, kimisinin arabası, kimisinin işyerinin evinin merdiveni kırıldı, Sahilde çam ağaçları kırıldı uyuduk.

Tarihi eserler çıktı gömdük. İznik dışında sitelerine yetişmiş ağaç satın alıp dikenler varken, biz yüzlerce çam ağacını katledilmesine seyirci kaldık, uyuduk.

Yıllardır uyuduk. Su şebekesi yenilendi, elektrik direkleri yenilendi uyuduk. Yollar parke taş oldu, evler yolların altında kaldı yine uyuduk. Söyleyemedik, “ durun hani tarihi ile meşhur, Büyük İskender’in serveti ile kurulan şehir İznik, Türkiye’ye, dünyaya örnek olsun yavaş olsun ama temiz olsun diyemedik.
Sokaklardan kanalizasyon hatları, su şebekesi, su giderleri geçerken diyemedik, elektrik hattı, ve telefon hattı nerde hani? uyuduk. Sokaklarda caddelerde elektrik ve telefon hatlarını yer altına almaya yer kalmadı. Su, kanalizasyon, doğalgaz, elektrik, telefon ve yağmur su gideri hepsi yer altına inecek mi diye sormadık Hepimiz uyuduk. Zeynel Abidin Turan zamanında su şebekesi için her yer kazıldı, uyuduk diyemedik, “dur geniş kazılsın sokaklar kazılmışken boydan boya kazılsın, tüm hatlar için yer yapılsın” diyemedik Uyuduk. Mehmet Kaman zamanında 2 üniversiteye yaptırılan kanalizasyon projesini de alıp, en güzeli hangisi diyemedik.
Sinema ve dizi film yapımcıları geldi, “inşallah bu yapımlar tutmaz, İznik’te görsellik bulamıyoruz” dedi biz yine uyuduk. “ zamanın durduğu şehir İznik” dedik Uyuya uyuya.
Nice halk meclisi, nice sohbetler yapıldı ninni gibi geldi derin derin uyuduk. Nice yatırımcıların İznik’ten kaçmasını seyrettik uyku sersemliği ile.

Hastanemiz oldu, lojmansız doktorsuz, ambulanssız, üniversitemiz oldu lojmansız hocasız, işinin ehli ustalarımız dağıldı dört parça sanayimize, çevre yolumuz oldu tampon bırakan makas kıran lakaplı, hepimiz uyuduk.

Nice kendini yetiştirmiş uzman kişiler geldi, nice emekli olarak memleketine katkı yapmak isteyenler geldi uyandırmaya çalıştı yok biz yine uyuduk.

Diyemedik yapılacak şey 1 değil 3 sene sürsün ama tam olsun. Bir noktadan başlasın, yollar yükselmeden, yer altına girmiş bir sistem ile sokağına göre caddesine göre tarihine göre projelenmiş memleketimiz olsun, adı ile bütünleşmiş bir sistemi olsun diyemedik.

Dünya uyanıkken biz uyuduk. Tarihi yapıyı bozmamak için, görüntü kirliği olmaması için kablosuz bağlantıyı ücretsiz yapan tarihi şehirler varken, biz evimizi işyerimizi kablolarla donattık, uyuduk.

Seçim üstü apar topar, zeytin hasat zamanında “memleketime kanalizasyon olsunda, varsın biz metrelerce sandık taşırız” dedik ama yine uyuduk.

Göl içinde tarih yatarken biz yine uyuduk, gölün karşı ucunda dalgıç eğitimi varken, cankurtaranı varken biz uyuduk.

En güzel manzaralı yere şehir çöplüğü yaptık yine uyuduk. Kaleleri temizledik, gelip boyalar ile çubuk adam resmi yaptılar yine hepimiz uyuduk.

Şimdi ev sahibi değişti, büyükşehir oldu. Büyükşehir artık bize aynı Japonya'nın 2. dünya savaşı'nda Amerika’da Pearl Harbor’a saldırdıktan sonra söyledikleri gibi “ biz sadece uyuyan bir devi uyandırdık” mı der, ya da hepimizede iyi geceler mi der.

Güzel yapılana destek, siyaseti kapı dışında bırakılmış muhabbet, yıllardır özlenen açık, şeffaf ve dinleyen yönetim ümidi ve daima hepimizin uyanık kalması dileklerimle. 

Eklenme tarihi: 2014-06-05
Bağlantısı: http://www.iznikrehber.com/yazarlar.php?kimlik=65