Şu an: .......... 4 | |
Bugün: ......... 336 | |
Dün: ............ 1899 | |
Toplam: ....... 339600929 | |
IP: ....... 3.135.208.189 |
İznik Has Parti İlçe Başkanı Mahmut Tamer Hersekli ve parti yönetim kurulu üyeleri imzaladıkları protesto dilekçelerini Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve T.B.M.M Başkanı Cemil Çiçek’e yolladıktan sonra İznik PTT müdürlüğü önünde basın açıklaması yaptılar. Basın açıklamasını basın mensuplarının yanında halkta ilgi ile dinledi.
Has Parti İznik İlçe Başkanı Mahmut Tamer Hersekli yaptığı basın açıklaması ise şöyle;
TERÖRÜ PROTESTO ve FÜZE SİSTEMİNE HAYIR
18 Ekim Salı günü Bitlis Güroymak'ta 19 Ekim Çarşamba günü de Hakkâri Çukurca'da karşı karşıya kaldığımız saldırıları nefretle kınıyoruz.
Bu saldırılar vahşet boyutundadır. Güroymak'ta şehit düşen polislerimiz ile Çukurca'da şehit olan askerlerimize ve vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet temenni ediyoruz.
Yaralılarımıza acil şifalar temenni ederken, kaybettiğimiz polis, asker ve vatandaşlarımızın ailelerine ve milletimize sabırlar diliyoruz.
Çukurca'daki saldırı Dağlıca ve Aktütün saldırılarına benzer bir saldırıdır. Zamanında, Aktütün ve Dağlıca olaylarının üzerine uluslararası boyutta gidilip gerçek failler ortaya çıkarılabilseydi benzeri saldırılarla karşılaşmayacaktık.
Çukurca'da meydana gelen kirli saldırı, uluslararası terör siyasetinin işin içinde olduğunu açıkça göstermektedir. Örgütler bu işin taşeronudur.
Bu vesileyle, hükümet; Heron, Füze Sistemi, Predator ve istihbarat konularını tekrar gözden geçirmelidir.
Türkiye, süreçleri ferasetle yöneterek kirli ilişkileri açığa çıkarmalı ve bunlara son vermelidir. Türkiye, dostunu ve düşmanını ayırt etmeli; dostlarını çoğaltmalıdır.
Biz bir daha yüksek sesle herkese seslenmek istiyoruz: Bu kirli oyunun kimseye faydası yok. Herkes kan çanağından elini çekmelidir. Milletimiz olayları dikkatlice takip etmelidir.
Bu saldırıyı gerçekleştirenlerin elleri kırılsın, ocakları sönsün. Kürt kardeşlerimiz iyi biliyorlar ki; terör, hiç kimsenin dostu olmadığı gibi öncelikle Kürt halkının da düşmanıdır. Zaten eli kanlı teröristler hiç kimsenin, hiçbir bölgenin ve hiçbir milletin temsilcisi olamaz."
Bilinen adıyla "füze kalkanı" projesi NATO'nun değil ABD'nin projesidir ve Genişletilmiş Ortadoğu Projesinin bir parçasıdır.
Bu sistem, İsrail'i korumak için kurulmaktadır. Sistemin milletimize faydası olmadığı gibi uluslar arası terörün işine yarayacaktır.
"Füze kalkanı projesinde buton bizim elimizde olacak" sözleri aldatmacadan başka bir şey değildir. Parasını verdiğimiz Heronların komutası kimde ise, İncirlikten komşu ülkelere yüz binden fazla sorti yapılırken buton kimin elinde ise, füze kalkanının butonu da onların elinde olacaktır.
İsrail'in güvenliği için NATO kisvesi altında ABD dayatması bizi başta İran olmak üzere komşu ülkelerle karşı karşıya getirecektir. Yarın NATO İsrail'i dost, Türkiye'yi ya da bir başka komşumuzu düşman olarak tanımlarsa füze kalkanı kime hizmet edecektir?
Hükümeti hayati hatadan dönmeye davet ediyoruz. Hükümet, Türkiye'nin ve bölge halklarının bu coğrafyadaki tarihi misyonuna uygun politikaları değil işgalci ve sömürgeci batının politikalarını uygulamak ve savunmaktan vazgeçmelidir.
İmzalanan Füze kalkanı projesi ile Hükümet'in komşularla 'sıfır sorun' politikası da tezat oluşturmaktadır. Açıkça görülmektedir ki, Türkiye'nin komşularıyla sıfır sorun dış politika tezi de "füze kalkanı anlaşması" ile iflas etmiştir.
Zaten anlaşmanın imzalanma şekli de, bütün bu endişelerimizi doğrular niteliktedir. Ortada sessiz sedasız Dışişleri bürokratlarınca imzalanan bir anlaşma vardır.
Türkiye bu projeye hayır demeliydi. Şimdi yapılması gereken, tüm gözlerden kaçırılarak ve tüm tepkilere rağmen imzalanan bu anlaşmanın, referanduma götürülmesidir.
TBMM Başkanını ve Cumhurbaşkanı bu çerçevede göreve davet ediyoruz. Türkiye ne Avrupa'nın sınır karakolu ne de ABD'nin ileri bir karakolu olmamalıdır. Biz, Füze sistemine hayır diyoruz.
Bu haber 5152 kez görüntülendi.