Şu an: .......... 15 | |
Bugün: ......... 1289 | |
Dün: ............ 3083 | |
Toplam: ....... 339604965 | |
IP: ....... 18.117.71.239 |
İznik’in kurtuluşunun 91. yılı kutlamasına bir gün kala, Sağlık Bakanlığının İznik’te büyük bir skandala imza attığı ortaya çıktı. Sağlık Bakanlığı, İznik 5 no’lu Aile Sağlık Merkezine, Şehit Yüzbaşı Hasan Tahsin Aile Sağlığı Merkezi olarak kayıtlara geçilip tabelası aylar önce asılırken, Harp, Gümüş Likayet ve İstiklal Madalyası ile ödüllendirilen kurtuluş savaşından sonra ise Bayındırlık Bakanlında daire müdürlüğü, Bursa Ceza ve Tevfik Evi Müdürlüğü ve Bursa Hava Yolları müdürlüğü görevlerinde bulunup 1949 yılında da İznik’te vefat eden Yüzbaşı Hasan Tahsin ( Akıncı ) nın Gazi yerine Şehit olarak Aile Hekimliği kayıtlarına geçilmesi ile inanılmaz bir hata yapıldığını ortaya çıkardı.
İznikli gazeteci yazar Recep Bokurt’un İznik Dün Bu Gün Yarın adlı kitabının 123. sayfasında yer alan ve 28 kasım 1994 tarihinde Doğuş Gazetesinde de yer alan 28 Kasımlar ve Hasan Tahsin Bey başlıklı yazısı ise şöyle;
28 KASIMLAR VE YÜZBAŞI HASAN TAHSİN BEY
28 Kasım 1920, güzel İznik’imizin Kurtuluş Günü'dür...
Bu topraklar kolay vatan olmadı; bu devlet kolay kurulmadı. Çok kan aktı; çok can verildi; çok gözyaşı döküldü. Bugünlere kolay gelmedik.
İznikli Milli Mücadele kahramanı Hasan Tahsin Bey...
Geçen yıl, Cumhuriyet Bayramı nedeniyle yazdığım “ İlk meclis’te Bir İznikli ” adlı araştırma yazım, ummadığım bir ilgiyle karşılandı. Sayısız telefon ve mektup aldım. Şaşırmadım desem yalan olur. Bu nedenle, bundan sonraki önemli günlerde konu ile ilgili araştırmalarımdan bilgiler, belgeler sunacağım.
Bu “ Kurtuluş Bayramı “ nda sizlere, Yüzbaşı Hasan Tahsin Bey'i (Akıncı) anlatmak istiyorum:
Hasan Tahsin Bey, 1890 yılında İznik’te doğdu. Cambazlar Mustafası'nın oğludur. İstanbul'da hukuk öğrenimi görürken, dünyanın kaderini değiştiren Çanakkale Savaşları'na gönüllü olarak katıldı. Üçüncü Kolordu Süvari Bölüğü'nde savaş bitene kadar kahramanca çarpıştı. Savaş sonunda “ Harp Madalyası “ ile ödüllendirilerek, teğmenliğe terfi ettirildi.
Daha sonra Kafkasya Cephesi'ndeki savaşlara katıldı. Gösterdiği yararlıklar nedeniyle göğsüne “ Gümüş Liyakat Madalyası ” takılarak, üsteğmenliğe yükseltildi.
Buradan Suriye Cephesi'ne gönderildi. Kızgın Arap çöllerinde İngilizlere karşı en ön saflarda savaştı. Osmanlı Ordusu'nun Filistin - Kanal Harekatı sırasında esir düştü, İngilizlerin elindeki İskenderiye Esir Kampı'nda, 8 ay tutsak kaldı.1918 yılında imzalanan Mondros Ateşkes Antlaşması uyarınca serbest bırakıldıktan sonra İznik’e döndü. Daha bu antlaşmanın mürekkebi kurumadan, emperyalist güçler, Anadolu'ya saldırmaya başladı. Son yurt toprağı da elden gidiyordu. Bu genç subay, cepheden cepheye koşup, dünyanın en güçlü devletlerine karşı savaşmıştı; şimdi eli kolu bağlı durur muydu?..
Hemen İznik’te, “ İznik Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti ”ni kurdu. Başkanlığını yaptı. Aynı günlerde topladığı İznikli gençlerle ilk Kuvayı Milliye Birliği olan, “ Milli Targan Bey Taburu” nu oluşturdu.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Mustafa Kemal Paşa'nın Kuvayı Milliye Birlikleri içindeki subayları, “ Düzenli Ordular”ı oluşturmak için daveti üzerine Anakara'daki “ Karargâh Muhafız Süvari Bölüğü”ne katıldı.
Batı Cephesi'nde savaşlar başlayınca, 41. ve 24.Alaylar içinde Yunanlılara karşı kahramanca savaştı. Bu savaşlar sırasında yüzbaşılığa terfi etti.
Ateş ve kan gölü içindeki Afyon-Dumlupınar Savaşları'nda yine ön saflardaydı...
Bu büyük asker, savaşlarda gösterdiği üstün çaba nedeniyle, bizzat Mustafa Kemal Paşa'nın önerisiyle TBMM’nce “ Takdirname ” ve “ İstiklal Madalyası ” ile ödüllendirildi...
Kurtuluş Savaşı'ndan sonra da ulusumuzun uygarlık mücadelesinde onurla yerini aldı. Bayındırlık Bakanlığı'nda Daire Müdürlüğü, Bursa Ceza ve Tevkif Evi Müdürlüğü, Bursa Hava Yolları Müdürlüğü görevlerinde bulundu.
1949 yılında Hak'kın rahmetine kavuştu...
İznik Şehir Mezarlığı'na her gidişimde bu kahraman insana da bir fatiha okurum; çünkü onlar olmasaydı bugün bu özgür havayı teneffüs edip başımız dik buralarda dolaşamaz, ezan seslerini de işitemezdik!..
Bu böyle biline!..
Ve Hasan Tahsin Akıncılar, unutulmaya !..
Recep Bozkurt ( İznik Dün Bu Gün Yarın 123. sayfa )
Bu haber 7775 kez görüntülendi.