Araştırmacı yazar İsmail Özgören’in Kutlu Doğum Haftası ile ilgili yazısı sizlerle.

14–21 Nisan günleri arasında kutlanmakta olan “Kutlu Doğum” haftasıdır. Diyanet İşleri Başkanlığımız bu seneki kutlu doğum temasını “Hz. Peygamber ve İnsan Onuru” olmasını uygun görmüş. Anlamlı, üzerinde düşünülmesi ve konuşulması gereken çok şeyler vardır bu konu hakkında.

Hz. Muhammed (s.a.v) hayatı, onurlu bir yaşamıyla biz aciz kullara çok şeyler öğretmesi gerekir. İnsanlık onur adına ne kaybetmişse Efendimizin mesajıyla hayat bulmuştur.

O’nu imanla takip edenler, “onur” kelimesinin adını değil, onur adına nasıl mücadele edileceğini ve nasıl onurlu yaşanılacağını da ondan öğrenmişlerdir.

İnsan onuru her koşulda korunması ve saygı duyulması gereken temel değer değil midir?

Onur, Yüce Allah’ın mükerrem bir varlık olarak yarattığı insana özgü bir değerdir.

İslam dini, insanların namus, şeref, haysiyetlerine saygı duyulmasını emreder. İnsanın onurunu kırıcı, her türlü alay, küfür, hakaret, gıybet, haset gibi tutum ve davranışları da yasaklar.

Peygamber Efendimiz “Her Müslüman’a, diğer Müslüman’ın canı, namusu ve malı haramdır.” “Kişiye Müslüman kardeşini hakir görmesi kötülük olarak yeter.” “Mümin onurlu ve kerem sahibidir.” buyurmak suretiyle insan onurunun ayaklar altına alınmaması gerektiğini bildirmiştir… İnsan onuru hep üstte olmalıdır.

Onurlu yaşamak cinsiyetler arasında fark gözetmez. Kadın erkek her kim olursa olsun bunun mücadelesini vermelidir.

Geçmiş tarih sayfalarına bakıldığında kadının adı ve yeri yokken İslam dini, kadına, erkeğe tanıdığı hakları tanımıştır. Cumhuriyet döneminde kadının hakları artarak devam etmiştir. 

İslam’da kadın, erkek, çocuk, genç, yetişkin, yaş ve statü farkı gözetmeksizin hepsi aynı öneme sahiptir... Farklı fizyolojik ve psikolojik yapıya sahip olan kadın ve erkek bir birinin tamamlayıcısıdır… İffetli olmak kadın için ne kadar gerekli ise erkek için de o kadar olmalıdır...

Günümüzde kadın cinayetleri varsa, bilgisizlik, cehalet ve dinini tam anlayamamak ve yaşayamamaktan geçer. İşte tam bu noktada insan onuru önemlidir.

İnsanı bu dünyada “Halife” si kabul eden Yüce Allah, aynı insanı daha rezil bir konuma da düşüre bilir.

Biz Müslümanlar için Peygamber Efendimiz Veda Hutbesinde insan hak ve hürriyetlerini tespit ve tayini önemlidir.

Günümüzde sosyal yapımızın temel direği aile içinde başlayan onurlu bir yaşam mücadelesi, sokaklarda, mahallelerde, kasabada, ilçede ve ülkelerde anlam bulursa, hayat o zaman değer kazanacaktır.

Evet dostlar.

Peygamber Efendimizi ve insan onurunu anlatmaya gücümüz yetmez…

Kur’an’ın ifadesiyle O “bizim içimizden bize gelmiş” bir elçidir. ‘İçimizden biri’ olması, O’nun örnekliğinin ve örnek alınmasının da bir gereğidir.

O’nun gibi bir kul, bir evlat, bir baba,  bir eş, bir dede, bir arkadaş, bir komşu, bir idareci, bir eğitimci,  bir tüccar, bir komutan olmanın imkânı sunulmuştur bizlere…

Gelin, tatlı dille, güler yüzle yaşadığımız ortamlarda insan onuruna yakışan bir hayat sunalım. “Onuru Yaşat Ki İnsan Yaşasın” düsturuyla hareket ederek, Efendimizin kutlu doğumu kutlu doğumunuz olsun…

Saygılarımla…

İsmail ÖZGÖREN
Araştırmacı-Yazar
www.ismail-ozgoren.tr.gg

Bu haber 2612 kez görüntülendi.